BU NE TESADÜF (YÜKSEL AYTUĞ)
1 sayfadaki 1 sayfası
BU NE TESADÜF (YÜKSEL AYTUĞ)
Bu ne tesadüf?
Köşemizin lojistik destek subaylarından Semih Büyü, Kavak Yelleri ile Küçük Kadınlar dizileri arasındaki tuhaf benzerliğe dikkat çekmiş. Aynen yayınlıyorum: "Bu farklı dizilerdeki aynı sahnelerin tekrarı ne olacak, çok merak ediyorum? Dün akşamki Kavak Yelleri'nden örnek veriyorum: Annesi ve babası ölen Mine kardeşiyle aynı evde yaşamaktadır. Avustralya'dan gelen Cansu'yu almak istemektedir? Ama Mine vermemeye kararlıdır. Sonunda teyze, polislerle kapıya dayanır ve Cansu'yu almak ister. Polislerin geldiğini gören Mine, Cansu'yu da alıp, arkadaşlarının evine gider. Ancak anneannesi bu evi bildiği için polislere haber verir ve sonunda yaka-paça çocuğu alırlar ablasının elinden. Bunu öğrenen Mine, anneannesine 'Senin artık Mine diye bir torunun yok, Mine yok!' diye çıkışır. Şimdi buraya kadar her şey tamam da bu sahnenin aynısını iki hafta önce Küçük Kadınlar'da da izlemiştim: Yine anne ve babası ölen Cansu (ki tesadüfe bakın isimleri bile aynı!) halaları tarafından alınmak istenir, ancak vermemeye karar veren büyük ablası Elif, Cansu'yu kaçırır. Kardeşiyle birlikte bir arkadaşının ayarladığı yere saklanan Elif'i yakın arkadaşı Ali ihbar eder ve yakalatır. Yine çocuk yakapaça alınır ablasının elinden, ihbar edenin Ali olduğunu öğrenen Elif 'Seninle ben artık arkadaş bile değiliz, hiçbir şeyiz biz' diye Ali'ye çıkışır Tamam, anladık memleketimizde kriz var, diziler yavaş yavaş azalmaya, maliyetleri düşürülmeye başlandı ama bu kadar da aynılık insanları aptal yerine koymak demek bence! Kavak Yelleri'ni izleyenler Küçük Kadınlar'ı izlemiyor sanılıyor galiba! Bu kadar birbirinden öykünülen senaryolar sayesinde diziler çok kan kaybediyor, bizden uyarması..."
Köşemizin lojistik destek subaylarından Semih Büyü, Kavak Yelleri ile Küçük Kadınlar dizileri arasındaki tuhaf benzerliğe dikkat çekmiş. Aynen yayınlıyorum: "Bu farklı dizilerdeki aynı sahnelerin tekrarı ne olacak, çok merak ediyorum? Dün akşamki Kavak Yelleri'nden örnek veriyorum: Annesi ve babası ölen Mine kardeşiyle aynı evde yaşamaktadır. Avustralya'dan gelen Cansu'yu almak istemektedir? Ama Mine vermemeye kararlıdır. Sonunda teyze, polislerle kapıya dayanır ve Cansu'yu almak ister. Polislerin geldiğini gören Mine, Cansu'yu da alıp, arkadaşlarının evine gider. Ancak anneannesi bu evi bildiği için polislere haber verir ve sonunda yaka-paça çocuğu alırlar ablasının elinden. Bunu öğrenen Mine, anneannesine 'Senin artık Mine diye bir torunun yok, Mine yok!' diye çıkışır. Şimdi buraya kadar her şey tamam da bu sahnenin aynısını iki hafta önce Küçük Kadınlar'da da izlemiştim: Yine anne ve babası ölen Cansu (ki tesadüfe bakın isimleri bile aynı!) halaları tarafından alınmak istenir, ancak vermemeye karar veren büyük ablası Elif, Cansu'yu kaçırır. Kardeşiyle birlikte bir arkadaşının ayarladığı yere saklanan Elif'i yakın arkadaşı Ali ihbar eder ve yakalatır. Yine çocuk yakapaça alınır ablasının elinden, ihbar edenin Ali olduğunu öğrenen Elif 'Seninle ben artık arkadaş bile değiliz, hiçbir şeyiz biz' diye Ali'ye çıkışır Tamam, anladık memleketimizde kriz var, diziler yavaş yavaş azalmaya, maliyetleri düşürülmeye başlandı ama bu kadar da aynılık insanları aptal yerine koymak demek bence! Kavak Yelleri'ni izleyenler Küçük Kadınlar'ı izlemiyor sanılıyor galiba! Bu kadar birbirinden öykünülen senaryolar sayesinde diziler çok kan kaybediyor, bizden uyarması..."
kuzu-efe- Üye
- Mesaj Sayısı : 12
Kayıt tarihi : 18/10/08
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz